NAYLON ÖRTÜ, KANTİN DİLEKÇESİ VE SAAT. TUNÇ SOYER YAZDI
İzmir Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Tunç Soyer cezaevinden sosyal medya aracılığıyla paylaşımlar yapmaya devam ediyor. Tunç Soyer tutuklu bulnduğu Buca Kırıklar F Tipi Kapalı Cezaevi'nde yaşadıklarını yine satırlara döktü. Soyer cezaevi günlerini şöyle yazdı:
SAATSİZ HAYAT
“Eski İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri sevgili Barış Karcı tahliye oldu. 157 kişinin gözaltına alınmasıyla başlayan süreçte sadece Heval Savaş Kaya ve ben içeride kaldık. Zahmet edip gelen, yanımızda olan tüm dostlara çok teşekkür ediyorum. Barış Karcı için çok mutlu olduk. Duruşmanın ertelendiği 5 Ocak’ta aynı mutluluğu bizim de yaşayacağımıza inanıyorum. Hiç kolumdan çıkarmadığım saatim gözaltındayken alındığı için büyük bir boşluğa düşmüş gibiyim. Saatsiz hayat benim için nasıl aktığı bilinmez bir belirsizliğe dönüştü.
KANTİN LİSTESİ
Bir kantin listesi ve haftalık 3 bin 500 TL harcama limitim olduğunu öğrendim. Burada bir süre sonra kantin listesini ezberliyorsunuz ve dilekçe yazmak günlük rutininiz haline geliyor... Alışmak ve adapte olmak sizi kısa sürede bunlarla uyumlandırıyor.
Bir de genel kıyafet kotası var. 30 parça üzerine çıkamıyorsunuz. Terlik benim çin çok önemliydi. Neyse ki bir terlik hakkım vardı... Burada yasaklı olar şeylerin birçoğu bazılarımızın aklına gelmeyecek olsa da insanın kendine zarar verebileceği veya bunları kullanarak kaçabileceği ihtimaline dayanıyor... Zaten her şeyin bir kotası var. Kitap kotası ise 20. İçeri girdiğim günden itibaren spor yapmak, okumak, bana en iyi gelen şeyler oldu. 162 günde 64 kitap ve yüzlerce makale okudum. Bir dakikayı bile boşa geçirmemeye çalıştım.
MUŞAMBA ÖRTÜ
Hücresindeki muşambadan imal edilmiş masa örtüsünün yazmayı zorlaştırdığını, bunun üzerine yönetime, “kantin listesine masa örtüsü eklenmesi” talebiyle bir dilekçe yazdığını belirten Soyer, “Haftalar sonra birgün infaz memuru kantin alışverişim içinde bana bir masa örtüsü getirdi. Mavi çiçekli, desenli bir masa örtüsü. Talebim kabul olmuştu. Artık herkes masa örtüsü sipariş edebilecekti.
O masa örtüsü dünyadaki en güzel masa örtüsüydü. Tüm hücrem renklenmiş, güzelleşmişti. Hücremin ruhsuz görüntüsü yok olmuş, tüm mekan adeta bir yuvaya dönüşmüştü. O gün masamda yazarken yaşadığım mutluluğu anlatamam” ifadelerini kullandı.
Cezaevinin bütün mahrumiyetleriyle birlikte bir okul olduğunu kaydeden Soyer, burada insanın küçük şeylerle mutlu olma sanatından sınandığını yazdı.
5 Ocak’ta görülecek duruşmanın sonucundan umutlu olduğunu belirten Soyer, “Yıldızlı pekiyi olmasa da sınıfı başarıyla geçmiş olduğuma inanıyorum... Yeni öğrendiklerim ışığında yeni bir hayat başlayacak, hasret bitecek... Kaderimin, memleketimin istikbalinden bağımsız olmayacağının bilinciyle, aydınlık bir gelecek için şimdi daha da umutluyum. Yeni Yıl’da yeni umutlarla, sağlıcakla kalın” ifadeleriyle paylaşımını sonlandırdı.