Doğum günün kutlu olsun İzmir'im
Özgürlük ve İzmir
Biz işte böyleyiz
Özgürlük delisiyiz.
Bazen martının kanadına tutunup
Çığlık çığlığa kanat çırparız
Gökyüzünün sonsuz mavisine
Bazen bir kelebek kanadına takılıp
Usul usul dolaşırız gökyüzünde
Bazen hırçın akan bir nehir gibi çağlarız
Ama kin tutmaz yüreğimiz
Eşitlik delisiyiz
Kıyamayız kimsenin ezilmesine
Ağlamasın hiç kimse
Çocuklar aç yatmasın döşeklerde
Hele soğuktan ölmesin hiç kimse
Sevgi tohumları ekiyoruz tek tek
Yüreğimizle boyuyoruz dünyayı
Sımsıkı dostluklarla
Kinleri düşmanlıkları yok edip
Karanlıkları aydınlatmak için
Mavi masmavi umutlarla
Dünyanın tüm kirlenmişliğine rağmen
İnsanların yüreklerinde çöreklenen
Nefretleri yerinden söküp
Sevgi tohumları ekiyoruz
Hala çocuk kalan yüreklerimizle
Bıkmadan, dirençle, inançla
Sevgiyle...
*
İzmir denince insanın aklına denizi, havası ama önce özgür ve aydınlığı seven insanları gelir.
Sabahları işe giderken "günaydın sevgili yolcularımız hepinize güzel bir gün diliyorum " anosunun toplu taşımada yankılandığı şehirdir İzmir.
Sonra düşündüm neydi İzmir farkı İzmir kadını olmak neden farklıydı? Ailelerimiz bize hayatın zorlukları karşısında dik durmayı mücadeleyi öğrettiği için belki de. Sımsıcak ısıtan güneşi, deli rüzgarları, özgürlük ruhunu kanımıza ruhumuza işlemiş.
İzmir’de doğmasan bile bir sefer İzmir havasını kokladın, bir kez o deli rüzgarları bağrına doldurup saçlarını uçurdun mu?
Bir kez sabah gün doğarken maviliklere İzmir'in özgürlüğü çağıran martıları ile selam verip, barış güvercinleri ile mavi gökleri selamladıysan ...
İşte bir kez o İzmir ' in özgürlük tutkusu ruhuna işlediyse ...
Akşam güneşini ertesi günü doğmak üzere körfezin yakamozlarında yolcu ettiysen ...
Ya geceleri ay ışığında mehtabın keyfini çıkardıysan...
Sevdiğinin sevgi dolu kollarında çiy yağarken yüreğinki sevgiyle ısındıysan...
Geceleri yıldızları sayıp samanyolunda koşturmak oynadıysan...
Bulutlardan pamuk helva yapıp güldüysen
Boyuna bosuna bakmadan haksızlıklara karşı çıkıp efelendiysen...
Nerde doğarsan doğ, sen İzmirlisin hemşerimizsin bizdensin.
Biz kimsenin nerede doğduğuna cinsiyetine parasına puluna mevkiine bakmayız. İnsan mı diye bakarız, Atatürkçü mü diye bakarız. Bu bize yeter.
Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk " Ben, bütün İzmir'i ve bütün İzmirlileri severim. Güzel İzmir'in temiz kalpli insanlarının da beni sevdiklerinden eminim." demiş. Biz de sizi seviyoruz Atam sonsuz sevgi ile...
Peki İzmir hakkında ne demişler şairler
Cahit Külebi “İzmir’in denizi kız, kızı deniz/Sokakları hem kız hem deniz kokar." demiş
*
İzmir sokaklarında büyüdüm ben. İzmir sokaklarında gördüm her şeyi. Ve bu gördüklerim öğretti bana 4 şeyi: Çağdaş ol, laik ol, özel ol, Atatürkçü ol!..
*
İzmir'in erkeği Efe, Kadını topuklu Efe'dir.
Doğduğumuz topraklarda Efelik ruhumuza işlemiş.
Zeybek oynarken diz kırmak,
Karşındaki kişiyi gönülden selamlamaktır.
Biz başımızı bir tek
Birine yürekten selam vermek
Birine yardım etmek
Bir de zeybek oynarken eğeriz
İzmir kadınının ruhunu simgeleyen
İzmir'in Montrö Meydanı'nda bulunan Güvercinli Kız Heykeli olarak bilinen Özgür Kız Heykeli'nin yaratıcıları Ali Yaldır, Zafer Dağdeviren ve Derya Ersoy, İzmir kızlarına ithafen yaptıkları eserle ilgili Ege Meclisi gazetesinden Cengizhan Eren' e 21.06.2015 tarihinde eseri neden ve nasıl yaptıklarını anlattıkları röportaja şöyle derler:
DALGALARIN ÜZERİNDE BİR ÖZGÜR KIZ
Ali Yaldır, “Özgür Kadın heykeli, çizimleri hazır bir çalışmaydı. İzmir kızının özgürlüğünü anlatan bir çalışmaydı. Heykelde gördüğünüz kızın elindeki güvercinler de bunu temsil ediyor. Ama burada amacımız özellikle İzmir kızının özgürlüğünü yansıtmaktı. Yani o heykeli gidip Manisa'ya koyamayız. Bir de heykel, amazon ruhunun yansımasıdır aslında. Körfez'in İmbatı vardır meşhur. Kız da oraya doğru bakar. Rüzgâr dalgaları oluşturur ve o kız da oluşan o dalgaların üzerindedir” dedi.
Eseri oluştururken her anlamda İzmir kadınından yola çıktıklarını belirten Ali Yaldır, “Bu şehir eski bir şehir. Bir İyon şehri. Bu anlamda eserimize de tarihten beri süregelen İzmir kadınının özgüveni, özgürlüğüne düşkünlüğü, güzelliği ve lafını sözünü sakınmazlığı yansıdı. İzmir farklı bir duruşu olan bir kenttir. Çünkü Amazon ruhu vardır. Smirna zaten bir kadın. Amazon bir kraliçe. Onun adına kurulmuş bir şehir. Biz de onu ön plana çıkarmak istedik. Onun gücünü ve ön plana çıkmasını yansıtmak istedik” ifadelerini kullanmıştır.
*
Gazeteci, yazar, şair Haluk Işık 9 Eylül'ü en güzel anlatan şiirinde
Sen 9 Eylül dersin iki kelime
Ben değişen yazgı anlarım
Özgürlük anlarım, bağımsızlık,
Sen İzmir dersin iki heceyle
Ben sevinçten ağlarım
Tarihin başı mı dönmüş
Şimşek hızı geldiklerinde?
Şaşırmış mı toprak
Ayakları yere değmeyen atlar geçerken?
Önce deniz mi görmüş
Kavruk yüzlü neferleri?
Bugün 9 Eylül
Tam sırasıdır canlandırmanın hatıraları
Sen 9 Eylül dersin iki kelime
Ben onurlu bir halk anlarım
Rüzgarın çevirdiği sayfa anlarım
Sen İzmir dersin iki hece
Ben saygıyla ayağa kalkarım.
Kuvayi Milliye Destanının son bölümünde Nazım Hikmet şöyle anlatır destanı
Sonra.
Sonra, 9 Eylülde İzmir’e girdik
ve Kayserili bir nefer
yanan şehrin kızıltısı içinden gelip
öfkeden, sevinçten, ümitten ağlıya ağlıya,
Güneyden Kuzeye,
Doğudan Batıya,
Türk halkıyla beraber
seyretti İzmir rıhtımından Akdeniz’i.
Ve biz de burda bitirdik destanımızı.
Biliyoruz ki layığınca olmadı bu kitap,
Türk halkı bağışlasın bizi,
onlar ki toprakta karınca,
suda balık,
havada kuş kadar
çokturlar;
korkak,
cesur,
cahil,
hakim
ve çocukturlar
ve kahreden
yaratan ki onlardır,
kitabımızda yalnız onların maceraları vardır…
*
"İnsanın özü neyse, gözü de onu görür. "Siz siz olun güzel bakın güzel görün .
Doğum günün kutlu olsun İzmir’im.
Başta ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarımız olmak üzere tüm şehit ve gazilerimize saygıyla…
Semihat Karadağlı
|