Atilla KÖPRÜLÜOĞLU Türk Futbolunun Efsanesi Galatasaray'in En İyisi; M E T İ N O K T A Y google.com, pub-2318409379925054, DIRECT, f08c47fec0942fa0
Yazı Detayı
13 Eylül 2023 - Çarşamba 10:37
 
Türk Futbolunun Efsanesi Galatasaray'in En İyisi; M E T İ N O K T A Y
Atilla KÖPRÜLÜOĞLU
atkoprulu@gmail.com
 
 
32 yıl önce aramızdan ayrıldı
 
Türk Futbolunun
Efsanesi
Galatasaray'in En İyisi;
M E T İ N  O K T A Y
 
Damlacıklı Metin!
İzmirli Metin!
İzmirsporlu Metin!
Galatasaraylı Metin!
Herkesin sevgilisi 
"10 Numara" Metin.
Kral Metin!
Metin Oktay!..
 
***
Kentin mütevazı bir mahallesinde
topla buluştuğunda onu keşfeden 
"Futbolun Süvarisi" Adnan Süvari'dir!
Göztepe ve Milli Takım'ı da senelerce başarıdan başarıya koşturan Süvari,
çalıştırdığı Yün Mensucat'a Metin Oktay'ı transfer ettirmiştir.
Metin Oktay'a; antrenman sahasındaki duvara çizdirdiği ve karelere böldürüp numaralayarak saatlerce şut çalışması yaptırarak 
bir gün "gol kralı olacağını" düşünmüştür.
Öngörüye bakınız!..
 
***
Mustafa Kemâl Atatürk sevdalısı bir Kral'dır
Metin Oktay.
“Galatasaray`da kaptanlık yaptığım zamanlarda "yazı-tura" yapılacağı vakit hep ‘tura’ derdim.
Varsın Atam`ın silüeti yere değmesin!”
Bugün Cumhuriyet’e, onun ‘’En Büyük Değeri’ne saldırılar yapıldıkça Metin Oktay’ın bu sözleri gelir hep usuma...
 
*** 
Her biri ‘’Sanat yapıtı’’ goller atmış, tribünlerde “özel seyircisi’’ oluşmuştur.
Şiirler yazılmıştır onun için:
‘’Meşin topun kralı, goller sıralı
Ağlar bile delindi Metin topa vuralı Metin sağ, Metin sol, Metin goool Metin gol Metin kafa, Metin şut Metin goool Metin gol…’’
Marşlara, kitaplara, Yeşilçam’a konu olmuş tek yıldızdır Metin Oktay!
Hiçbir zaman şımarmamıştır
Metin Oktay.
 
****
Hakkında en güzel yazılardan birini
edebiyatımızın yıldızlarından
Cemal Süreya yazdı. (2000’e Doğru, 5-11 Haziran 1988)
Süreya, "Taçsız Kral’'ı şöyle anlatır:
“Metin Oktay adsızlığın büyük şiirini yaratarak en büyük ad oldu. Hiçbir büyük futbolcu bu kadar ekip adamı olamaz.
Yaratıcı, büyük, kulübünün tarihinde çıkardığı bir beden zekâsını her an ayağının önünde bulan adam...
Galatasaray gerçekliğinin başlaması onun dönemine rastlıyor... Fenerbahçe’de her zaman kişisellik önde oldu.
Galatasaray ise ekip çalışması gerçeğiyle futbolu adamakıllı bir centilmen, bir boks maçı olarak benimsedi.
(...)
Metin’de bütün bu büyük futbolcuların yanında kendisini daha büyük gösteren bir şey var.
Nedir bu acaba?
Teknik mi, beden gücü mü, sezgi mi?
Bütün bunlar birleşmiş onda.
Ama aynı özellikleri başka futbolcularda kolayca seçiyoruz. Sanırım asıl niteliği topla buluşması. İcatçıdır bu konuda. Sevecendir. Şemsiyesini ne mi yaptı?
Fenerbahçe’ye attığı çok ünlü bir gol vardır. ‘Uçan Manda’ olarak anılan Özcan’ın beklediği kalenin ağlarını yırttı.
Ayıp olmasın diye ve rakip takıma bir cemile olarak şemsiyesiyle örttü orayı. Şemsiyesinin bugün hâlâ orada olduğu söylenir(...)
Ensesiyle bile top alır. Baldırıyla, oyluğuyla, hatta bademciğiyle!” 
 
***
‘’Golcü’’, ‘’Tek başına maç almak’’
ne demek?
Onun maçına gelenler kitap okur gibi öğrenirdi!
Oynadığı 324 lig maçında 294 gol atmış, büyük bir rekora imza koymuştu.
Türk Futbolu’nun ünlü 3-1’lik "1956 Macar Zaferi’'nde son golünü filelere bıraktığında yaşı 20’ydi !
Futbolunu; 
Şampiyon Galatasaray’ın ‘’Gol Kralı’’ apoletli topçusu olarak noktalamıştı.
Futbol sevdalılarının idolüydü!
Seyircisi için ‘’Sevgilim’’ derdi, ardından eklerdi;
‘’Ben de Onların Sevgilisiyim!’’
Zamanın en iyi futbol dergisi sayılan "Fotospor" kapağını Metin’in futbolu bırakışına ayırmış içeriden yine onu geçiyordu başlıklarında; ‘Futbolumuzun tavanındaki en güzel avize sönüyor!’
Kristal gecelerimizin ışığıydı o…
 
***
Hassas ve duygulu ruhu, adeta futboluyla yarışırdı. 
Bir örnek;
10 Haziran 1959.. 
Stat; şimdi tarih olan, o zamanki adıyla ‘’Mithatpaşa’’ yani İnönü(İstedikleri Vodafone Arena desinler..İnönü'dür orası!)
Oktay kendisine tekme atan oyunculardan birini yumruklar!
Yugoslav hakem Markoviç oyundan atar.
Metin Oktay kendisine küfürler yağdırılan Fenerbahçe tribününe gidip belinden aşağıya doğru eğilerek selam verir.
Bu kez tribünler çılgınca onu alkışlar. 
Oyun 7 dakika durur ve yardımcı hakem Metin Oktay’ı sahaya geri çağırmak zorunda kalır!..
Bugün böyle bir şey olası mı?
Tevazusunu
şu sözleri çok iyi anlatır:
‘’Ben büyük yetenektim, doğru!
Ama ne kadar da şanslıydım.
Ben Turgay’larla, Kadri’lerle, Suat’larla oynamasam ve başımızda bir Baba Gündüz(Kılıç) olmasa bu kadar büyür müydüm?’’
 
***
 
Futbol tarihimizin çok önemli bir anekdotunu Elif Çongur'un kaleminden okuyalım;
"23 Ağustos 1969’dur. Hep aktarıldığı biçimiyle Metin Oktay jübilesini Fenerbahçe’yle oynayacakları bir maçla yapmak ister. Fenerbahçeliler de onu dünya gözüyle, bir kez olsun, bari jübilesinde çubukluyla görmek istediklerini söylerler. 
Eşref Aydın’ın 'Fenerbahçe kulübü ve taraftarı her zaman sana hayrandı. 
On dakikalığına da olsa Fenerbahçe formasını giyer misin?' diye sorduğu, 
Metin Oktay’ın da 'Şeref duyarım' dediği anlatılır.
Hakikaten öyle olur. Metin Oktay çubuklu, Can Bartu parçalı formayla çıkarlar maça. Sonra herkes ait olduğu yere döner; arkalarında tarif edilemez, tekrarlanamaz, unutulamaz bir on dakika bırakarak. 
Şimdi üstüne ne yazsak az, ne söylesek boş, bırakalım zamanda asılı kalsın..."
 
****
Sene 1969...
Galatasaray, futbolu bırakan "Taçsız Kral''ın boşluğunu dolduramamış...
Metin Oktay'a bir kez daha yeşilsahalara dönmesi için büyük bir baskı var...
O günlerin usta yazarlarından
Necmi Tanyolaç çok konuşulacak bir yazı kaleme alır. Başlığı;
"Bir Kral Palyaço
Olamaz"dur.
İşte o yazı;
 
"Dün sabah Şişli'den Karaköy'e gelen dolmuşta iki müşteri konuşuyordu...
Biri yanındakine 'Aaa', dedi, 'Habere bak. Metin tekrar futbola başlayacakmış!'
Beriki, arkadaşının elindeki gazeteye göz atarak cevap verdi, ‘Palavradır, inanmam! Metin yapamaz bunu, onca gürültü patırtı, tantanalı jübilelerden sonra sahaya dönerse ayıp eder!..'
Ben otomobilin önünde oturuyordum. Arkadakiler konuşmaya devam ediyorlardı. Şoför de girdi lafa ve Metin Oktay'ın hayatı boyunca tiksindiği para konusunda tabanca patlatırcasına sokuluverdi:
‘İster misin, Metin sahaya çıkınca halk, jübilede verdiğimiz parayı geri isteriz, diye bağırsın!'
Başka bir dolmuşta, otobüste, vapurda ve dükkanlarda bahse girerim ki Metin'in futbola dönüşü ile ilgili haberler konuşulmuştur. Galatasaray taraftarları, 'Ohh, Metin bir gelsin, bizim takım kurtulur!' mu demişlerdir? Dolmuş yolcuları gibi düşünenler azınlıkta mı kalmış, yoksa çoğunluğu mu teşkil etmişlerdir?
Henüz bilmiyoruz ama, olay Metin Oktay'ın kişiliğini sarsacak, halk oyunda onu küçük düşürecek bir istikamete doğru sürüklenmeye başlamıştır.
1969 yılında doğan heves
Metin Oktay'ı yeni yılın ilk haftasında spor sahifelerinin manşetine çıkaran 'Futbola döndürme' hevesine basında ilk defa Tercüman ayna tutmuştur.
Ağustos'un 12'sinde Metin Oktay jübilesine hazırlanırken, futbola devam etmesini isteyenlere ‘Olmaz böyle şey, komik olurum, şöhretimi yıkarım' demişti.
Haber haberdi ve Tercüman, Metin'den sonra teknik yöneticilerin görüşünü de sormuştur.
14 Ağustos tarihli Tercüman spor sahifesinde çıkan haberde ‘Metin çağrıya hayır dedi' başlığı altında bugün onu sahaya çıkarmak istediği iddia edilen Antrenör Kaloperoviç'in de şu demecini yayınlamıştık:
‘Oktay'ın yeri teknik direktörlüktür!'
Aynı gün Galatasaray'ın teknik yöneticilerinden Turgan Ece ve Fazıl Köknar da, Metin'in futbola dönüşü için yapılan baskıdan kurtulması gerektiğini hatırlatıyoruz ve şöyle diyorlardı:
Metin'in futbolu bırakması konusunda kimsenin tesiri olmamıştır.
Metin jübilesine hazırlanmaktadır, bu devir meselesidir.'
Metin Oktay, biri İstanbul'da diğeri İzmir'de düzenlenen iki muhteşem jübile ile futbol hayatını kapamış, 15 yıl kendisine ‘Kral... Kral' diye bağıranlara veda etmişti...
Bitmişti, Metin Oktay'ın futbolculuğu.
Adı, artık Galatasaraylı Büyük Metin'di...
O ara Galatasaray şampiyon kulüpler turnuvasına hazırlanırken, Yönetim Kurulunun haberi dışında bir oldu-bitti ile teknik direktörlüğe getirildi.
Hataların başlangıcı idi bu ısmarlama teknik direktörlük.
Kimse tenkid etmedi.
Çünkü Metin çok seviliyordu.
Bir ağabey olarak Galatasaray'a yararlı olacağı düşüncesi yaygındı.
Sanıldı ki: Galatasaray, o gelir gelmez şampiyonluğu, ya da ligin en iyi yerini vurup Sarı-Kırmızılı takımı oraya oturtacak.
Oysa hazırlık maçlarında Sarı-Kırmızılı takım hiç de ümit vermiyordu.
13 Eylül günü Galatasaray idmanında sahada birbiri arkasına şut atan Metin Oktay için yönetici Turgan Ece şöyle dedi:
‘Ben olsam Metin'i Waterford'a karşı oynatırım.'
O günden bu yana Metin, kendisinin de açıkladığı gibi gerek taraftarlardan gerekse bazı üyelerden bu yolda sözler duydu, ‘Dön” diyorlardı Metin'e “Dön!'
Galatasaray'ın lig şampiyonluğundan sonra omuzlarda giden Metin Oktay'ın şimdi tekrar futbola dönmesi için adeta bir oyun sahneye konulmaktadır. Metin, ‘Efkar-ı umumiye isterse dönerim' gibi ucuz bir kahramanlık sloganı altında Galatasaray'ı kurtarma masalına doğru itilmektedir.
Tahtlarını, taçlarını ve servetlerini kaybettikten sonra lüks otellerin helalarında yeni devir beylerinin eline kolonya döküp, havlu veren düşük kontları hatırlıyor insan gayrı ihtiyari, Metin Oktay bu mudur?
Biz Metin Oktay'ın halktan aldığı yürekler dolusu sevgi zenginliğini ruletteki numaralarına yatırmasına karşıyız. Galatasaray'ı Legia maçında atacağı bir golle yarı finale çıkaracağı ihtimali olsa dahi...
Başarıya ulaşma ve eski Metin olma özlemi kursağında kaldığı gün halk bir kralın palyaço kılığına girmiş olmasına ağlaya ağlaya gülecektir.
‘Mavi Melek' filminde gençliğine ayak uyduramadığı için palyaço olmayı göze alan yaşlı kolej öğretmeni gibi..."
 
***
“En Büyük Fenerli Spor Yazarı’’ İslam Çupi’ye göre, 1950’lerde İnönü Stadı’nın Kapalı Tribünü’ndeki iki direk arasına sığacak kadar az olan Galatasaray taraftarı sayısının statlara sığmaz hale gelmesinde en büyük paya sahip olan adamdır Metin Oktay!
Vefatında da şöyle yazmıştır Çupi:
“İnsan sevgisi, insan dostluğu.
Sempatikliği, sevecenliği, zarafeti, bir şeyler verme konusundaki tek taraflı yırtınışı ile bir adam sembolü, bir beşeriyet ilahı idi.
Ben bu bendeki ölüme razı olurdum, keşke Metin’i yaşatabilse idi, bu ölüm.
(...)
Bu bir insanın ölümü değil, bir çağın ölümüdür.”
 
****
“Maradona dâhil birçok hayata daldım çıktım, birçoğuyla sohbet ettim; Metin Oktay kadar sevilen, halkın sevgilisi olmuş bir insan görmedim” diyor onu hem tribünden izlemiş hem de futbolu bıraktıktan sonra Milliyet gazetesinde onunla mesai arkadaşlığı yapmış Atilla Gökçe.
Onun bu sözlerini zamanında Galatasaray muhabiri olarak Metin Oktay’ın 12 yılını yakından takip etmiş Talay Erker onaylıyor: “Metin’e, Türkiye’de gösterilen muazzam sevgi, Allah sevgisiydi. Eğer futbolun bir dini varsa, Metin onun lideriydi.”
Bu sözler mübalağa içermiyor.
Biliniyor ki hafta sonları Dolmabahçe’de
(Bugünkü İnönü)
lig maçlarına giden kalabalıklar sadece kendi takımlarını desteklemekle yetinmez, Metin Oktay’ı izlemek için tribünlerde bekleşirdi.
Deneyimli spiker Öztürk Pekin, o günlerde Ankara’da yaşayan genç bir amatör futbolcu olduğunu ve Metin Oktay’ı her gelişinde izlediğini söylüyor.
“Seyirciye o kadar saygılıydı ki kendisini tribünlerin konuşacağı bir hareketi yapmakla yükümlü hissederdi.
En kötü oynadığı maçlardan sonra bile seyirci ondan bahsederdi.
Maç sonunda insanlar, ‘Ne kafaydı be!’, ‘O voleyi gördün mü?’, ‘Metin’in çalımı nasıldı ama!’ diyerek evlerinin yolunu tutardı.”
Onun hayranları sadece maça gidenler değildi. Eskiden, önce Ziraat Bankası’nın, ardından Yapı Kredi Bankası’nın yaptığı “Haftanın Aktüalitesi” adlı program öğlen vaktinde sinemalarda gösterilir, insanlar işi gücü bırakır, haberleri ve haftanın gollerini görmek için salonlara doluşurdu. Maç Spikeri Orhan Ayhan “Bunları hep ben anlatırdım. O maçlarda Metin Oktay baş tacıdır” diyerek o günleri hatırlıyor. “Bugüne kadar gördüğüm en güzel futbolu oynayan takımı, 1958 yılının Galatasaray’ını o maçları anlatırken izledim. George Dick Galatasaray’a muazzam bir futbol oynatırdı. WM sistemiyle sahaya çıkan Galatasaray hücum hattı olağanüstüydü
Sağ açık İsfendiyar, sağ iç Suat Mamat, santrfor Metin Oktay, sol iç Kadri Aytaç, sol açık Ali…”
Metin Oktay ve forvetteki dört arkadaşı oynadıkları futbolla Türkiye’deki taraftar dağılımını da değiştirdiler. Orhan Ayhan tribündeki değişimi hatırlıyor: “Eskiden Galatasaray’ın 300-500 seyircisi vardı. Karıncaezmez Şevki kapalı tribünle açık tribün birleştiği noktaya bir Galatasaray bayrağı diker, hepsi orada toparlanırdı. Metin’le beraber Galatasaray taraftarının sayısı inanılmaz arttı.”
Tarihçi Orhan Koloğlu da bir röportajında bu duruma değinmiş ve Metin Oktay’ın Galatasaray’da başarılı olmasının Anadolu’nun insanlarını Galatasaray’a çektiğini söylemişti.
“O zamanki anlayışla Galatasaray Lisesi çok takdir gören bir kurumdu. Oranın yaptığı iyidir deniliyordu ama dışarıdan gelen birisinin, İzmirli Metin Oktay’ın ona çok daha büyük bir katkı yapması gerçekten müthiş bir şeydi.”
(Özgür Denizli)
 
****
Metin Oktay, hayatını kaybettiği 13 Eylül günü Turgay Şeren ve arkadaşlarıyla Kuruçeşme’deki Galatasaray Adası’nda yemekteydi. 
İlerleyen saatlerde masadan ayrılmak için izin isteyen Oktay’ı arkadaşları kalması için ikna etmek için çok uğraşsa da başarılı olamadılar.
“Bizi dinlemedi, gitmem lazım diyerek yanımızdan ayrıldı ve gidiş o gidiş” diye anlatmaya devam eden Şeren’in gözlerinden yaşlar inmeye başladı. Zaten anlattıkları karşısında metanetli durmak çok mümkün değildi.
Gözlerinden, o gün yanından kalkıp ölüme giden arkadaşına engel olamamanın üzüntüsü bir başka okunuyordu. 
Biraz dinlendikten sonra Metin Oktay’ın futboldaki başarısının yanı sıra bir insan, bir arkadaş olarak kendisi için değerinden bahsetti.
Ne anlatırsa anlatsın hemen hemen her cümlesi “Ama Metin erkenden gitti” cümlesiyle bitti ve her defasında gözlerinden yaşlar döküldü.
Bu kısa sohbetin ardından veda etmek için bir kez daha gücünü topladı ve yüzünde buruk gülümsemesiyle bizi odasından uğurladı.
 
***
Metin Oktay oyunu; Türkiye İşçi Partisi’ne (TİP) verdiğini açıklayan ilk futbolcuydu! 
Bir tren seyahatinde, Çetin Altan’a 
“Bizi sosyalist yaptın, ama sen aramızdan çektin gittin” diyen de oydu!
“Futbolumuzun Spartaküs’’ü Metin Kurt;
Kral’ın bilinmeyen bir yönünü de şöyle anlatmıştır:
“Dara düşen sporcuların ve dostlarının hızır gibi imdadına -maddi veya manevi- yetişmiştir. Deniz Gezmişler’in idamına karşı yürütülen kampanyaya bizzat katılmış, İstiklâl Caddesi’nde imza toplamıştır!’’  
 
***
Gelmiş geçmiş ‘’centilmenlik ve gol’’ denince akla gelen ama adı hala hiçbir stada verilmeyen Metin Oktay ile Türk Futbol tarihinde ‘’2 Şubat 1936’’,
bir kralın
 -doğum tarihi- olarak kütüğe geçmişti!
13 Eylül 1991'de ölüm defterinin elimize verildiği ve derin acılara boğulduğumuz gündür!
Futbolun sadece futbol olmadığını bize gösterdi.  Cenazesi
Fenerli, Beşiktaşlı, her takımdan taraftarlarca, o kulüplerin bayraklarıyla da uğurlandı.
İyi ki gelip geçtin bu hayattan Metin Oktay.
 
***
"Futbol sahasındaki ‘en güzel duruşların ustası’' derler ona.
Kuşandığı 10 numaralı parçalı Sarı-kırmızılı formayı efsane haline getiren,
kuşaktan kuşağa anlatılan Kral’dır Metin Oktay!
O bir efsanedir.
Biz ölürüz, efsaneler ölmez ki…
Tacı, elbette gönüllerdir...
#13Eylül1991  
#MetinOktay
 
Etiketler: Türk, Futbolunun, Efsanesi, Galatasaray'in, En, İyisi;, M, E, T, İ, N, , O, K, T, A, Y,
Yorumlar
Yazarın Diğer Yazıları
23 Kasım 2024
"ÇEK LOKOMOTİFİ" ZATOPEK
20 Kasım 2024
Bir Efsane Tiyatro Ustası; NEJAT UYGUR
09 Kasım 2024
İLELEBET ATATÜRK
28 Ekim 2024
NEDEN 30 DEĞİL DE 29 EKİM ?
14 Ekim 2024
MERHABA "BALIKÇI" MERHABA
02 Ekim 2024
"BAY SAMANYOLU"; B E R K A N T
20 Eylül 2024
TÜRKÜDÜR; TÜRKİYE'DİR O. RUHİ SU'LAR ÖLMEZ!..
11 Eylül 2024
10 EYLÜL 1922, "GAZİ BAŞKOMUTAN" MUSTAFA KEMAL PAŞA İZMİR’DE...
30 Ağustos 2024
TARİHİMİZİN ONUR GÜNÜ; 30 AĞUSTOS
26 Ağustos 2024
Onun sesini hiç unutmadık; MESUT MERTCAN
19 Ağustos 2024
TEVFİK FİKRET...
15 Ağustos 2024
UNUTAMAM, UNUTAMAYIZ SENİ SANCAR BABA...
12 Ağustos 2024
HADİ KALK AYAĞA OKAN BABA...
05 Ağustos 2024
SUNAY AKIN
29 Temmuz 2024
İ L H A N İ R E M...
22 Temmuz 2024
Bir HARUN KOLÇAK vardı...
21 Haziran 2024
İYİ Kİ DOĞDUN COMMANDANTE...
08 Haziran 2024
BİR TİYATRO OYUNU “TARİH” YAZDI, BİZ DE “TANIK” OLDUK
30 Mayıs 2024
Ölümsüz Söz Büyücüsü Şair; EDİP CANSEVER
21 Mayıs 2024
MAHSA AMİNİ’NİN AHI...
19 Mayıs 2024
BİR GEMİ YANAŞTI SAMSUN'A...
11 Mayıs 2024
ALBERT EINSTEIN
25 Nisan 2024
EROL GÜNAYDIN 91 YAŞINDA...
20 Nisan 2024
NAM-I DİĞER "LAZ ERCAN"
16 Nisan 2024
"Adını Yazmışlar Gökyüzüne" K A Y A H AN
30 Mart 2024
YİRMİ BİRİNCİ YÜZYIL İÇİN TÜRKİYE'NİN FABRİKA AYARLARI
29 Mart 2024
TİYATRO DEVİ GENCO ERKAL 86 YAŞINDA...
25 Mart 2024
YANDIĞIN ATEŞ YOLUNA IŞIK OLUR
20 Mart 2024
ACILARIN KADINI; MUHTEREM NUR
20 Mart 2024
"KELEPÇELİ YAZILAR"IN "SAMİM LÜTFÜ"SÜ; ALİ SİRMEN...
17 Mart 2024
BU DÜNYADAN BİR "ÇİÇEK ARİF" GEÇTİ...
10 Mart 2024
NÂZIM'IN YOL ARKADAŞI VÂLÂ NÛREDDİN
02 Mart 2024
"MUSA'DAN BERİ"
28 Şubat 2024
HASAN ALİ YÜCEL
27 Şubat 2024
TÜRK ŞİİRİNİN KİLOMETRE TAŞI; HASAN HÜSEYİN KORKMAZGİL
25 Şubat 2024
SABAHATTİN ALİ 117 YAŞINDA
22 Şubat 2024
ÜLKÜ TAMER 87 YAŞINDA...
18 Şubat 2024
SADECE TİYATRODAN İBARETTİ GAZANFER ÖZCAN
15 Şubat 2024
İYİ Kİ YAŞADI İYİ Kİ YAZDI FÜRUZAN...
10 Şubat 2024
"BÜLENT ZEREN OLMAK"
06 Şubat 2024
6 ŞUBAT’TAN YADİGAR KALAN…
01 Şubat 2024
GÜLE GÜLE MARİO LEVİ
27 Ocak 2024
PTT KARGO DA MI KİTAP DÜŞMANI?
24 Ocak 2024
İyi ki Bu Dünya'dan Geçtin AYŞEN GRUDA
20 Ocak 2024
Cumhuriyet Kadınının Tiyatrodaki Yüzü; BEDİA MUVAHHİT
16 Ocak 2024
Atatürk'le görüşen hayattaki tek kişiydi HANRİ BENAZUS
15 Ocak 2024
FENERBAHÇE'NİN ŞİİRİ: ORDİNARYÜS LEFTER
10 Ocak 2024
ANIT OYUNCU AYLA ALGAN
02 Ocak 2024
İYİ Kİ DOĞDUN BARIŞ MANÇO
27 Aralık 2023
MİLLİ ŞAİRİMİZ:  MEHMET AKİF ERSOY
19 Aralık 2023
PORTAKAL ÇİÇEĞİ KADINLAR
13 Aralık 2023
TARIK AKAN 74 YAŞINDA...
11 Aralık 2023
SURİYE’DE BİR TÜRK BASKETBOLCU
07 Aralık 2023
"SEN MUTLULUĞUN RESMİNİ YAPABİLİR MİSİN ABİDİN?"
30 Kasım 2023
"ADRESİ ŞİİR ŞAİR" REFİK DURBAŞ...
20 Kasım 2023
MERHABA ENVER GÖKÇE MERHABA...
14 Kasım 2023
ANDIKÇA ÖMÜR KAZANAN ŞAİR: ORHAN VELİ KANIK
10 Kasım 2023
EŞŞİZ DEVRİMCİ A T A T Ü R K! HATIRAN YETER...
06 Kasım 2023
''BİZDİ, BİZİMDİ, BİZDENDİ" TİMUR SELÇUK 
29 Ekim 2023
YAŞASIN CUMHURİYET
25 Ekim 2023
KEMALİZME ADANMIŞ BİR ÖMÜR: AHMET TANER KIŞLALI
23 Ekim 2023
İŞTE ÇETİN ALTAN
18 Ekim 2023
"ONUNCU KÖY" ÜÇ YILDIR BEKİR COŞKUN'SUZ...
17 Ekim 2023
A R A   G Ü L E R
16 Ekim 2023
"SANATIN BİR ERİ" EROL GÜNAYDIN
12 Ekim 2023
Onu çok özledik; LEVENT KIRCA
10 Ekim 2023
''ATTİLÂ İLHAN'IN ŞİFRELERİ''
02 Ekim 2023
OĞUZ ARDA; HEP 9 YAŞINDA...
28 Eylül 2023
TUNCEL KURTİZ
26 Eylül 2023
N E Ş E T E R T A Ş
25 Eylül 2023
ZEKİ MÜREN'İN SON VEDASI...
21 Eylül 2023
"YİĞİDİM ASLANIM BURDA YATIYOR" ve "KARADUT"....
18 Eylül 2023
TARIK AKAN'SIZ 7 YIL...
15 Eylül 2023
ORHAN KEMAL 109 YAŞINDA...
11 Eylül 2023
10 Eylül 1922... GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞA İZMİR'DE...
08 Eylül 2023
DR.ONUR ŞENLİ 'NİN ARDINDAN HEP ÖKSÜZ "AGORA MEYHANESİ"
30 Ağustos 2023
MİLLİ DİRENİŞİN SİMGE TARİHİ; 30 AĞUSTOS
28 Ağustos 2023
"BÜYÜK ZAFER''E GİDEN YOLDA KESKİN VİRAJ; 26 AĞUSTOS
24 Ağustos 2023
Bizim futbolumuz Devrimcisi METİN KURT
22 Ağustos 2023
"ÖNCÜ ŞAİR" TURGUT UYAR
15 Ağustos 2023
Bugün Günlerden SANCAR BABA
14 Ağustos 2023
"ŞİİR İNSAN" CAN YÜCEL
03 Ağustos 2023
GUINNESS REKORLAR KİTABI’NDAKİ SENARİST: SAFA ÖNAL
26 Temmuz 2023
KARİKATÜRÜN HUYSUZ İHTİYARI, MİZAHIN ABİSİ; OĞUZ ARAL...
25 Temmuz 2023
"GAZETECİLİK, GAZETECİLERE BIRAKILMALI”
24 Temmuz 2023
Erken gittin BAHA BODUROĞLU erken...
18 Temmuz 2023
YENİFOÇA’DA “SUSUZ YAZ”
17 Temmuz 2023
Bilginin Dev Çınarı; BİLGE UMAR...
14 Temmuz 2023
Güle Güle KAPTAN,
12 Temmuz 2023
Güle Güle ÖZKAN UĞUR...
06 Temmuz 2023
“Çağımızın Nasrettin Hocası”  AZİZ NESİN...
02 Temmuz 2023
Bugün 2 Temmuz... CAN EVİMİZ CAYIR CAYIR...
26 Haziran 2023
KAZIM KOYUNCU
22 Haziran 2023
Bir Tiyatro Devi; ENİS FOSFOROĞLU
19 Haziran 2023
ROSENBERGLER DAVASI VE "BİR ÇİFT GÜVERCİN HAVALANSA" 
12 Haziran 2023
ÖZDEMİR ASAF... 100 YAŞINDA...
06 Haziran 2023
DÜN “DÜNYA ÇEVRE GÜNÜYDÜ”
21 Mayıs 2023
DOKTOR CEYHUN…
19 Mayıs 2023
DOĞUM GÜNÜMÜZ 19 MAYIS
12 Mayıs 2023
Bir Çağdaş Öykücülük Ustası; SAİT FAİK
06 Mayıs 2023
EY DENİZ !..
13 Nisan 2023
BARIŞLAR'IN OLAY KİTABI; "SS"
03 Nisan 2023
GÜNEŞ TOPLA BENİM İÇİN…
29 Mart 2023
KOMÜNİST OSMAN
21 Mart 2023
SADIK OLAN DOSTUN YÜZÜYLE: AŞIK VEYSEL..
16 Mart 2023
ERHAN ÖNAL...
14 Mart 2023
14 MART VE TIBBİYELİ HİKMET
13 Mart 2023
BİR ÖMÜR TEK BAŞINA
07 Mart 2023
ÜNİFORMALI UTANMAZLIK VE ERDEM!..
21 Şubat 2023
HATAYSPOR'UN GANALI FUTBOLCUSU ATSU'NUN TRAJİK VEDASI
20 Şubat 2023
NEREDESİN SEN?
17 Şubat 2023
AYFER KAPTAN 79 YAŞINDA...
24 Kasım 2022
İMZASIZ SANATKAR; ÖĞRETMENLER…
17 Kasım 2022
TİYATRONUN ŞAHANE KADINI; YILDIZ KENTER
28 Ekim 2022
BÖYLE BİR MÜJDE GÖRÜLMEMİŞTİR; “EFENDİLER! YARIN CUMHURİYETİ İLAN EDECEĞİZ.”
26 Ekim 2022
RADYO , TV VE GÜZEL TÜRKÇE EFSANESİ: H A L İ T K I V A N Ç
21 Ekim 2022
“ATATÜRKÇÜLER TÜKENMEZ!”
19 Ekim 2022
VİCDANIN SESİ ONURLU KALEM: BEKİR COŞKUN...
13 Ekim 2022
MERHABA "BALIKÇI" MERHABA
04 Ekim 2022
"Sessizlerin Sesi Sosyalist Solist"; MERCEDES SOSA
27 Eylül 2022
İYİ Kİ BU DÜNYADAN GEÇTİ TUNCEL KURTİZ
19 Eylül 2022
Bir 68'li Portresi; OKAN YÜKSEL
18 Eylül 2022
"İZMİR İÇİN NE YAZARSAM, SANA ADIYORUM"
30 Ağustos 2022
30 AĞUSTOS 1922
22 Ağustos 2022
HER KALP KENDİ MUCİZESİNİ BEKLER
11 Ağustos 2022
İmbatla Yüreğimize Dolan Nefes; TARIK DURSUN K.
10 Ağustos 2022
DOSTTAN GELEN SELÂM; FİKRET OTYAM
03 Ağustos 2022
NİCE 76 YAŞLARA CAHİT BABA...
01 Ağustos 2022
“IŞIK VE SEVGİYLE” İLHAN İREM...
06 Temmuz 2022
MİZAHIN "KÜÇÜK DEV ADAMI": AZİZ NESİN
26 Haziran 2022
E R K İ N K O R A Y 81 YAŞINDA...
22 Haziran 2022
YAŞAR NURİ HOCA...
21 Haziran 2022
GAZETECİ
16 Haziran 2022
Edebiyatın Kaptanı ATTİLÂ İLHAN'ın Doğum Günü...
12 Haziran 2022
BATSIN ALEVİ DÜŞMANLIĞINIZ!
03 Haziran 2022
“NİÇİN ÖLDÜN NÂZIM?”
30 Mayıs 2022
KARİKATÜRÜN DAHİSİ BEDRİ KORAMAN...
29 Mayıs 2022
KAİNAT IŞIĞI KARANLIĞI YENECEK...
19 Mayıs 2022
19 MAYIS, DOĞUM GÜNÜMÜZ..
16 Mayıs 2022
"BANDIRMA"YLA KURTULUŞA DOĞRU...
15 Mayıs 2022
"BEN HASAN TAHSİN !"
07 Mayıs 2022
AMA KİTAP KIRMIZIYDI, ÜSTELİK ADI DA "SINIF"TI...
Haber Yazılımı